Lazer Sistemleri

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

Modern zamanlarda insanların büyük çoğunluğu lazerler ile Yıldız Savaşları filmlerinde tanıştı. Bilim dünyasında temelleri 1900’lü yılların başlarında Albert Einstein ile ortaya atılan lazer kavramı, 1970’li yıllardaki bilim kurgu filmleri ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Askeri alanlara yapılan yatırım ve mühendislik/fen bilimleri çalışmaları sayesinde lazer teknolojisi, günümüzde elektro-optik alanının en etken teknolojilerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. 

Tek renkli, oldukça düz, yoğun ve aynı fazlı paralel dalgalar halinde genliği yüksek güçlü bir ışık demeti üreten alet. Laser İngilizce; Light Amplification by Stimulated Emission of Radiation (uyarılmış ışın neşriyle ışık kuvvetlendirilmesi) cümlesindeki kelimelerin baş harflerinin alınmasından türetilmiş bir kelimedir.

1960 senesinde ABD’de Theodore H. Maiman tarafından keşfedilmiştir. Normal ışık, dalga boyları muhtelif, rengarenk, yani farklı faz ve frekansa sahip dalgalardan meydana gelir. Laser ışığı ise yüksek genlikli, aynı fazda, birbirine paralel, tek renkli, hemen hemen aynı frekanslı dalgalardan ibarettir. Optik frekans bölgesi yaklaşık olarak bir trilyon hertz ile üç bin trilyon hertz arasında yer alır.

Bu bölge, kırmızı ötesi ışınları, görülebilen ışınları ve elektromanyetik spektrumun morötesi ışınlarını kapsar. Buna karşılık mikro dalga frekans bölgesi yaklaşık olarak 300 milyon hertzden 300 milyar hertze kadar uzanır. Yani, laser çok yüksek frekanslarda çalışır. Laserin önemi uygulamasının yaygın olmasında ve onun daha da genişlemesinin beklenmesinde yatmaktadır.

Özellikle uygulamanın genişliği, ışınların frekansların hassas bir şekilde kontrolünden, yayılan ışının yayılma düzeninden veya ışınların olağanüstü yoğunluğundan kaynaklanmaktadır. Laser dolayısıyla, holografide, opektraskopide çok önemli gelişmeler ortaya çıkmıştır. Bunlar yoluyla laser diğer bilimsel ve teknolojik alanlarda da etkisini göstermektedir.

Laserin çalışma prensibi: Optik bakımdan saydam, bir ucunda tam sırlı ve yansıtıcı, diğer ucunda yarı sırlı kısmen yansıtıcı iki ayna bulunan bir tüp alınır. Buna gaz, sıvı ve katı bir madde doldurulur. Dışarıdan ışık verme, elektrik akımı geçirmek suretiyle veya kimyasal bir yolla elde edilen enerji, ortamdaki atomlara ulaşır. Bunların bazıları bu enerjiyi emerler.

Fazla enerji, atomları kararsız hale getirir. Kendisine bir foton çarpan, uyarılmış ve kararsız atom, fazla enerjiyi foton neşrederek verir. Fotonlar, benzer şekilde diğer fotonların neşrini sağlar. Uçlara ulaşan fotonlar, aynalardan yansıyarak geri dönerler ve olay devam eder. Uyarma ve tahriklerde ortamdaki fotonlar artar. Atomların hemen hemen hepsi, foton yaymaya başlayınca kuvvetlenen ışık, yarı sırlı uçtan dışarı çıkar.

Bu, laser ışınıdır. Laser dalgalarını, uygun adım giden aynı üniforma ve şekle sahip askerlere, normal ışığı ise rasgele karakteri bozuk bir orduya benzetmişlerdir. Normal ışıkta dalgalar, birbirini zayıflatıcı karakterde olmasına rağmen, laserde birbirini kuvvetlendirici olurlar. Laser ışınları yüksek frekanslı olduklarından güneş ışını özelliklerine sahiptir. Ancak laser ışınları tek frekanslı olduğu için kayıpları azdır. Ayrıca laser ışınları aynı fazda yapılan ışık dalgaları olduğu için şiddeti büyük olur. Bu yüzden laser ışınlarının şiddeti güneş ışınlarının şiddetinin bir milyon katıdır.

Elektromanyetik dalga paketçiği de denen foton, güneş ışığı füzyon reaksiyonuyla meydana gelip, bu şekilde yayılan foton enerjisidir. Laser ışında foton yayılmasından ibarettir. Laserde foton üretimini anlayabilmek için atomların değişik seviyelerinde ne gibi hadiseler olduğunu bilmek gerekir. Bir atomun uyarılmış durumda bulunduğu kısa zaman aralığında üzerine belli bir dalga boyunda foton düşürülürse, atom aynı fazda foton yayar.

Bu işlem peş peşe tekrarlanırsa, tamamen aynı fazda bir ışın demeti elde edilir. En düşük enerji seviyesinde bulunan bir atoma dışarıdan bir foton verilirse, atom enerjisi kazanarak E1 enerji seviyesinden E2 enerji seviyesine uyarılmış olur. Bu atom kendi halinde bırakılırsa, uyarılmış bulunduğu E2 enerjisinden bir foton vererek tekrar E1 enerji seviyesine döner.

Uyarılarak enerji seviyesi E1’den E2’ye yükseltilen atom enerjisini geriye foton olarak yaymaya başlarken bir foton daha çarptırılırsa atomu birbiri ile aynı özellikte iki foton terk eder.  Bu şekilde atom kat kat enerji seviyelerine çıkarılırsa bu seviyelerden düşerken de katlar halinde foton ürer. Bu işlem iki paralel ayna arasında aynı fazda olan fotonların toplanması şeklinde devam eder.

Laser ışını dalgasının dalga boyu aynalar arasındaki mesafe ile uyumludur. Aynı frekansta yani, aynı dalga boyunda yapılan foton üretimine uyarılmış yayılma işlemi denir. Milyonlarca atom için bu işlem yapılırsa aynı yöne doğru milyonlarca foton paralel ışınlar halinde bir noktadan yayılır. Bu ışınlar aynı fazda, aynı frekansta, aynı yönde olduklarından adeta birbirine yan yana  yapışıktır.

Paralel aynalar arasında şiddeti bu şekilde çığ gibi artan ışınlar, ışık frekansına eş bir frekansta, darbeler halinde oldukça parlak ışık huzmesi olarak yayılır. Laser ışınındaki enerjisinin büyümesinin esası işte bu milyonlarca küçük enerji kaynaklarının çok dar bir hüzme halinde aynı yönde ham yanyana hem de ard arda birleşmesi neticesidir.

Laserin çalışması için enerji seviyesi düşen atomlarda daha fazla sayıdaki atomların uyarılacak enerji seviyelerine yükseltilmesi gerekir. Bu durum ise normal olarak atomların enerji seviyesi dağılımının tersidir. Bu sebepten laserin çalışması için gerekli durum tersine çevrilmiş dağılım olarak isimlendirilir. Tersine çevrilmiş dağılımı ortaya çıkarmak için pompalama işlemi kullanılır.

Optik pompalama ise, yüksek frekanslı yoğun ışınların neşriyle yapılabilir. Yarı iletkenli laserlerde pompalama elektrik akımı yardımı ile gerçekleştirilir ve işlem elektriksel pompalama olarak isimlendirilir. Gaz laserlerinde ise pompalama işlemi elektron-atom veya atom-atom çarpıştırılmasıyla ortaya çıkarılır ve çarpışma pompalaması olarak bilinir. Kimyasal pompalama işleminde ise kimyasal laserlerde kimyasal reaksiyonlarla atom ve moleküller uyarılır. Gaz-dinamik laserlerde de pompalama ses hızı üstü gaz genişlemesi yoluyla gerçekleştirilir ve gaz genişleme pompalaması olarak isimlendirilir.

OSİLASYON
Yukarıda açıklanan tersine çevrilmiş dağılım elde edildikten sonra, bu ortamdan geçen ışık rezonans durumuna getirilir. Optik asilator olarak da isimlendirilebilecek bu ortam yansıma, kırılma ve diğer kayıpları karşılayacak durumda olmalıdır. Bu amaçla laser ortamı, uzunluğuna doğru bir parça şeklinde düzenlenir ve iki ucuna çok kuvvetli yansıtıcılar konarak ışının bunlar arsında ileri-geri yansıması sağlanır. Bu yansıtıcılardan biri bir ölçüde saydam yapılarak rezonans frekansına ulaşan ışının laser ışını olarak ortamından dışarı çıkmasını sağlar.

Q-Anahtarlaması
Çok kısa ve çok güçlü çıkışlar q-anahtarlaması kullanılarak depo edilmiş laser ışınlarından elde edilebilir. Bu tür teknikte yansıtıcılardan biri pompalama aralığının bir kısmında yansıtmayacak şekilde düzenlenir. Daha sonra yansıtıcı hale getirilir. Bu düzenleme sonucu pompalama devresinin bir kısmında depo edilen enerji diğer kısmında büyük bir darbe olarak yayılır. Q-anahtarlamasının en kolay şekli bir aynanın çok hızlı dönmesiyle gerçekleştirilebilir. Bu aynanın diğer ayna ile aynı eksene geldiği zaman da laser yayılımı ortaya çıkar. Bu konuda uygulanabilecek diğer teknik laser frekansına ışık absorbe eden seyreltilmiş bir çözelti ortamı kullanmaktır. Bu şekildeki absorbsiyon enerjinin depo edilmesini sağlar.

Mode kilitlenmesi
Çözelti kullanılarak ve anahtarlama ile elde edilen laser ışınının gücü mode kilitlenmesi ile daha da arttırılabilir. Böyle bir durumda birbirine yakın ve aralarında belirli bağıntının bulunduğu “kilitli” frekanslarda aynı zamanda titreşim meydana gelir. Böylece çok daha kısa zamanda yüz trilyon watt’a yaklaşan bir güç elde edilir ki, bu dünyadaki bütün elektrik santrallerinin toplam üretiminden daha fazladır.

Laser ışınının özellikleri:
En büyük özelliği dağılmaz olması ve yön verilebilmesidir. Bu özelliğinden istifade ile mesafe ölçme ve fiber optik teknolojisi geliştirilmiştir. Dalga boyunun küçük olması dağılmayı da büyük ölçüde azaltır. Uyarılan atomlar her yön yerine belli yönlerde hareket ederler. Bu laserin çok parlak olmasını doğurur.  Laser ışını, dalga boyu tek olduğundan monokromatik özellik taşır.

Frekans dağılım aralığı, frekansının bir milyonda biri civarındadır. Bu sebepten istenilen frekansta çok sayıda dalgalar laser dalgası üzerine bindirilmek suretiyle haberleşmede iyi bir sinyal jeneratörü olarak iş görür. Aynı anda birçok bilgi bir yerden başka yere gönderebilir.  Laser ışını dağılmaz olduğundan kısa darbeler halinde yayınlanabilmesi mümkündür. Kayıpsız yüksek enerji nakli yapılması bu özelliği ile sağlanabilir.

Laser kendisinde bulunan yüksek enerji sayesinde kesme, kaynak ve delme endüstrisinde kullanılır. Ayrıca laser darbesinin çok kısa olmasından yüksek hız fotoğrafçılığında faydalanılır. Yönlü bir hareket olmasından ise holografi ve ölçüm biliminde yararlanılır. Bütün özellikleri ile uzak mesafe ölçümlerini mümkün kılar. Laser ışını tek dalga boyuna sahip olduğu için laser cinsine göre çeşitli renkte ışınlar elde etmek mümkündür.

LASER TÜRLERİ
Katı Laserler
İlk bulunan laser yakut laseridir. Yakut, az miktarda krom ihtiva eden alüminyum oksit kristalidir. Kırmızı laser ışınları yayan, bu kristal içindeki krom atomlarıdır. Krom atomları optik olarak yeşil ve mor ışıkla uyarılır. Bu tür laser ile saniyenin milyarda biri gibi kısa bir sürede birkaç milyon wattlık güç nakledilebilir. İlk yakut laser sadece bir darbe ile çalıştırılırdı.

Daha sonra bunun oda sıcaklığında ve sürekli biçimde çalıştırılması mümkün olmuştur. Darbenin gücünün yükseltgendiği ikincil laserlerle birlikte kullanılan q-anahtarlı laser moduyla saniyenin birkaç milyarda biri kadar devem eden birkaç milyar wattlık güç üretilebilir. Günümüzde kullanılan laser, sert şeffaf kristalden meydana gelir. Kristalde küçük miktarda genellikle nadir toprak elementleri mevcuttur.

Bu kristalin işlem için oda sıcaklığının çok altına indirilmesi gerekir. Bu laserler optik pompalama gerektirirler ve darbeli olarak çalışarak ısınmayı önlerler. Sıcaklık ve manyetik alanda yapılacak değişiklikle çalışma frekansı ayarlanabilir. Neodimium çeşitli kristallerde kullanılan nadir toprak elementlerinden biridir. Enerji düzeyi sebebiyle fazla optik pompalamaya ihtiyaç göstermez ve su sebepten dolayı tercih edilir. Güneş ışığının kullanılması uzay uydusuna yerleştirilen haberleşme sisteminde muhtemel laser kullanımını mümkün kılmaktadır.

Yarı İletken Laserleri
Yarı iletken malzemelerden elde edilen kristallerle de laser yapılmıştır. Galyum arsenik kristali yarı iletken lasere örnektir. Yarı iletken diod gibi p-n malzemenin birleşmesinden meydana gelmiş olup, p-n malzemenin birleştiği yüzey yakut laserindeki aynalar görevini yapar. Birleşim yüzeyinde pozitif voltaj p tarafına ve negatif voltaj n tarafına verildiği zaman elektronlar n malzemesinden p malzemesine geçerken enerjilerini kaybeder ve foton yayarlar.

Bu fotonlar tekrar elektronlara çarparak bu elektronların daha çok foton üretmesine sebep olurlar. Neticede yeterli seviyeye ulaşan foton neşri, laser ışınını meydana getirmiş olur. Bu tür laserler verimli ışık kaynaklarıdır. Genellikle boyları bir milimetreden büyük değildir. Ancak çok verimli çalışma için ortam sıcaklığı oda sıcaklığının çok altına düşürülmelidir.

Gaz Laserleri
İlk gaz laser helyum ve neon karışımı şeklinde kullanılmıştır.bu karışım uzun bir tüpe ve iki küresel ayna arasına yerleştirilmiştir. Helyum ve neon gazı ile çalışan laserde bu gazlar yüksek voltaj altında iyonize hale gelir. Helyum atomları elektrik deşarjı esnasında elektronların çarpması ile ikazlanarak yüksek enerji seviyelerine çıkar. Bunlar, kazandıkları enerjilerini neon atomlarındaki eş enerji seviyelerine aktarırlar. Bu enerji aktarma işlemi fotonun yayılmasına sebep olur. Aynalar vasıtasıyla yeterli seviyeye ulaştıktan sonra laser ışını elde edilmiş olur. Bu tür laser ışınının dalga boyu 1,15 mikrondur.

Kimyasal Laserler
Kimyasal laserlerde bir gaz meydana getirilir ve kimyasal reaksiyon yoluyla pompalanır. Kimyasal pompalama bir eksotermik kimya reaksiyonunda enerji açığa çıkmasıyla olur. Buna bir örnek hidrojen ve flüor elementleri tersine çevrilmiş bir toplumda hidrojen flüorur meydana getirmek üzere reaksiyona girdiklerinde laser etkisi ortaya çıkar.

Sıvı Laserler
En çok kullanılan sıvı laser türü, organik bir çözücü içindeki organik boyanın seyreltik bir çözeltisidir. Bunlara mor ötesine yakın ve kızılötesine yakın arasında laser türleri elde edilebilir. Genellikle pompalama optik olarak cereyan eder. Birkaç laser paralel olarak çalıştırılabilir. Böylece saniyenin birkaç trilyonda biri devam eden laser darbeleri elde edilebilir. Boya laserlerinin en önemli özelliği dalga boyunun geniş bir alanda hassas bir şekilde ayarlanabilmesidir.

Laser ışınının  Kullanıldığı Yerler
Laser, haberleşmede kullanılabilecek özelliklere sahiptir. Laser ışını da güneş ışını gibi atmosferden etkilenir. Bu sebeple atmosfer, radyo yayınlarında olduğu gibi laser yayını için uygun bir ortam değildir. Bu bakımdan laser ışınları, içi ayna gibi olan lifler içinden gönderilirse, lifler ne kadar uzun, kıvrıntılı olursa olsun kayıp olmadan bir yerden diğerine ulaşır. Bu liflerden istifade edilerek milyonlarca değişik frekanstaki bilgi aynı anda taşınabilmektedir. Bu maksatla foto diyot kullanılmakta ve elektrik enerjisi foto diyotta ışık enerjisine çevrilmektedir. Dünyanın birçok telefon şirketleri bu tatbikata geçmişlerdir.

Karbondioksit laserleri metal, cam, plastik kaynak ve kesme işlerinde kullanılır. Laser, uzayda mesafe ölçmede kullanılır. Peykler arasındaki mesafeyi 25cm hata ile ölçebilmektedir. Laserle ilk mesafe ölçümü, 1962 senesinde, Ay’a yerleştirilen argon-iyon laseri ile yapıldı. Laser, inşaatlarda, boru ve tünel yapımında, yön ve doğrultu tayininde ve tespitinde klasik teodolitlerden çok daha mükemmel ve kullanışlıdır.

Laserin askeri alandaki tatbikatları çoktur. Mesafe bulma ve yer tanıma maksadıyla kullanıldığı bilinmektedir. Hedefe gönderilen güdümlü mermiler, hedef yakalanınca laser ışını ile infilak ettirilmektedir. Gece karanlığında gece görüş dürbünleri sayesinde gündüzmüş gibi operasyon yapılabilir. Çok başlıklı füzelerin hafızalarına yerleştirilen hedef resmi, füze hedefe yaklaşınca laser ışını ile tanınır. ABD’nin 1984 yılında geliştirdiği füze savunma sistemi, düşman füzesini havada iken uzaydan gönderilen laser ışını ile tahrip edebilmektedir.

Holografi ve fotoğrafçılıkta çok mühim yeri vardır. Laserle görüntü kaydetme süresi saniyenin 10 trilyonda biri zamanda mümkün olur. Holografi, laser ışınları ile üç boyutlu resim çekme ve görüntüleme tekniğidir. Tıpta laser “kansız ameliyat” maksatları ile kullanılır. Yırtılmış göz retinası, laser ışını ile acısız ve süratle dikilir. Vücudun çeşitli bölgelerindeki tümörler bıçakla açılmadan yerinde kesilerek tedavi edilebilir. Damardaki dokular, laser ışını ile kaynar ve kanama olmaz. Çürük diş çukurları dolgu yapılmak üzere acısız delinebilir.

Laserle İlgili Beklenen Gelişmeler
Nükleer enerji alanında laserin çeşitli gelişmelere yol açacağı umulmaktadır. En önemlisi başlatılması zor olan termonükleer-füzyon olayının (hidrojen bombası ve güneşte her an meydana gelen reaksiyon) laser ile tetiklenmesidir. Böylece dünya enerji problemi ortadan kalkacaktır. Laser ışınının darbe süresinin saniyenin trilyonda birine düşürülmesi halinde kısa bir sürede üretilecek enerji bugün dünyada aynı müddette üretilmekte olan enerji toplamından fazla olacaktır. Laser ışını ile çalışan silahların yapılması ile çok uzaklardan mühimmat, akaryakıt, karargah binaları imha edilebilecektir. Laser  özelliği dolayısıyla bilgisayarın hafıza kapasitesini büyük ölçüde arttırabilir.

Muharebe koşullarında sahip olunmak istenen en önemli özellik, düşman unsurlarına görünmeden harekât yapabilmektir. Askeri alanda kullanılan lazerler, endüstriyel lazerlerden farklı bir şekilde çıplak gözle görünmeyen dalga boyunda çalışıyor ve böylece kullanıcı kendi yerini belli etmeden güvenli bir şekilde harekâtı icra edebiliyor. Ülkemizin savunma sanayi teknolojisine öncülük etme misyonuna sahip ASELSAN, lazer sistemleri teknolojisine yaptığı yatırımlar ve yetiştirdiği insan gücü ile 1990’lı yıllardan itibaren güvenlik güçlerimize gece ve gündüz, her türlü hava ve muharebe koşulunda görev yapabilen lazer hedef işaretleme cihazı, lazer mesafe ölçer cihazı, lazer noktalama/aydınlatma birimleri geliştirmeyi başardı.

Günümüz teknolojisinin çok hızlı ilerlemesi ve ülkemizin lazer teknolojisine öncülük eden ülke olması hedefinden hareketle önemli bir aşama kaydettiğimiz lazer aktif görüntüleme sistemi, lazer karşı tedbir çözümleri ve son yıllarda gündemde olan lazer silah sistemleri gibi yeni nesil lazer sistemlerine yönelik çalışmalarımız durmaksızın devam ediyor.

ASELSAN Lazer Sistemleri ürün aileleri içerisinde; tek başına görev yapabilme yeteneği olan lazer sistemlerinin olmasının yanı sıra, kara, hava ve deniz platformlarındaki keşif ve gözetleme sistemleri, silah sistemleri, hedefleme sistemleri ile taşınabilir taktik sistemlerinin mesafe ölçme, işaretleme, noktalama, aydınlatma gibi ihtiyaçlar için lazer tabanlı çözümleri yer alıyor. Söz konusu birimler gerek yurt içinde gerekse yurt dışında onlarca farklı ürün ile sahada başarı ile kullanılıyor.

ASELSAN ürünü lazer sistemleri, gerçek görev senaryosunun gereklerine ve son kullanıcının operasyonel konseptlerine uygun olarak ASELSAN mühendisleri tarafından tasarlanıyor, ürünler yerli ve milli olarak ASELSAN’da üretiliyor.

Lazer Mesafe Ölçme Cihazları 

Muharebe sahasında belirlenen bir tehdidin geleneksel yöntemlerle mesafe tahminini yapmak görev icrasında risklerin oluşmasına neden olabiliyor. Hedefin mesafesinin belirlenmesi ve gerçek yerinin bulunmasında mesafe ölçme teknolojisi kritik önemde olduğundan, hedefin özelliğine göre farklı yöntemler kullanan lazer mesafe ölçme cihazları geliştirildi. 

GZM, MLS ve MRLR Lazer Mesafe Ölçerler, gerek modül versiyonları gerekse cihaz seviyesi versiyonları ile kara ve deniz platformlarındaki keşif gözetleme sistemleri, hedefleme sistemleri ve silah sistemlerinin, piyade tarafından kullanılan taşınabilir taktik sistemlerin ihtiyaç duyduğu hedefin mesafesini bulma ve koordinatını belirleme işlemlerini gerçekleştiriyor. 

ADLR-01 Lazer Mesafe Ölçme Ailesi, hava savunma silah sistemleri ve yüksek hızlı hedef takip sistemlerinin yüksek hızlı mesafe ölçme ihtiyacı karşılayan bir sistem olarak hava tehditlerinin yerinin bulunması ve tehdidin etkinlik sağlamasına imkân vermeden silah sistemleri vasıtası ile etkisiz hale getirilmesinde öncü rol oynuyor. 

Lazer Hedef İşaretleyiciler 

Bir muharebe ortamında, hava sahası kullanımının operasyon başarısındaki önemi bilinmektedir. Kara unsurları veya hava unsurları tarafından belirlenen bir hedefin, geleneksel yöntemler ile imha edilmesi geçmiş dünya savaşları tarihindeki deneyimlerde görüldüğü üzere yanlış hedeflerin vurulmasına sebep olabilmektedir. Hedeflerin tam isabetle vurulması ve çevre unsurlarının güvenliği için, hava unsurlarının kullandığı bombaların lazer teknolojisi ile yönlendirilmesi ihtiyacına yönelik, platform farklılıkları da dikkate alınarak birçok lazer işaretleyici geliştirildi. 

ENGEREK Lazer Hedef İşaretleme ve Mesafe Ölçme Sistemi, kara unsurları ve piyadeler tarafından kullanılan, mesafe ölçme, koordinat hesaplama ve lazer işaretleme özelliklerini bir cihazda toplayan bir sistemdir. Çeşitli tipte lazer güdümlü bombalar ile uyumlu çalışabilen ve bombaların hedeflerini tam isabet ile vurmasını sağlayan ENGEREK, farklı tipte sensörler ile birlikte kullanılabilen esnek bir yapıya sahip bulunuyor.

DPLAS-DR Lazer İşaretleyici, deniz platformlarının lazer işaretleme ihtiyacını entegre bir elektro-optik sistem içerisinde karşılanmasını sağlayan lazer işaretleyici ve mesafe ölçme modülüdür. Gerek karada görülen hedeflerin, gerekse de deniz hedeflerinin hava sahası kullanılarak imha edilmesi için farklı tipte bombalar ile uyumlu olabilecek bir yapıda tasarlandı. 

HP-LİC ve H-PLAS D Lazer İşaretleyicileri, insansız hava araçları ve döner kanat platformlarının lazer işaretleme ihtiyacını entegre bir elektro-optik sistem içerisinde karşılanmasını sağlayan lazer işaretleyici ve mesafe ölçme modülleridir. Benzer fonksiyonlara sahip, sabit kanat platformları için de geliştirilen KEDİGÖZÜ lazer işaretleyici ASELPOD Sistemine entegre bir modül olarak sahada başarı ile kullanılıyor. 

Hava platformlarına özel gereksinimlere yönelik farklı özelliklerde geliştirilen lazer işaretleyiciler, lazer güdümlü bombalar kullanılarak hedeflerin etkin bir şekilde imha edilmesine ve saha üstünlüğünün ele geçirilmesine katkıda bulunuyor. 

Lazer Noktalayıcı ve Aydınlatıcılar 

Muharebe sahasında dost birliklere daha önce geleneksel yöntemlerle yapılan hedef tarifi için, operasyonel hızın artırılması ve hedefin doğruluğunun artırılması amacıyla gece görüş dalga boyunda çalışan lazer teknolojisi kullanılıyor. Lazer teknolojisi yakın mesafede yer alan tehditlerin görülebilmesine de olanak tanıyor. Bu amaçla, geliştirilen lazer noktalama/aydınlatma birimleri birçok sistem ve platformda etkin şekilde görev alıyor. 

TEMREN Ailesi, insansız hava araçlarının, hava platformlarının ve kara platformlarının düşman unsurlarının yerini dost birliklere bildirebilmesi ve yakın mesafe tehditlerin elektro-optik sistemler tarafından belirlenebilmesi amacıyla noktalama/aydınlatma ürün ailesi olarak geliştirildi. Bu sayede, hedefler doğru bir şekilde dost unsurlara tarifleniyor ve optik sistemlerin görebileceği bir dalga boyunda aydınlatılarak imha edilmesine/gözlemlenmesine katkı sunuluyor. 

ASELSAN Lazer Sistemleri, operasyonel ortamda saha üstünlüğünün ele geçirilmesinde önem arz eden lazer sistemlerini geliştirmenin yanı sıra, gelişen lazer teknolojisini de yakından takip ederek farklı çözümlere yönelik çalışmalar gerçekleştiriyor. 

Lazer aktif görüntüleme sistemi çalışmaları ile belirli bir mesafe kontrollü bir şekilde aydınlatılarak hedefe odaklı tespit, takip, teşhis ve imha faaliyetlerinin tam isabetle gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Lazer karşı tedbir sistemi çalışmaları ile elektro-manyetik alanda ağırlıklı olarak yürüyen karşı tedbir teknolojisine farklı bir açıdan yaklaşılabileceği ve geleneksel karşı tedbirlere alınan önlemleri aşabilme yeteneğine sahip olunduğu değerlendiriliyor.

Türksat 4B

Ku, Ka ve C frekans bantlarında aktarıcılara sahip olan Türksat 4B uydusu, 12 adet Ka bant spot kapsama alanında daha ucuz internet hizmeti verecek. Uydu, televizyonların canlı yayın geçişlerinde de...

Türkiyede Telekominikasyon

23 Ekim 1840: Bugünkü Türk Telekom’un Postahane-i Amirane adıyla Sultan Abdülmecit tarafından atıldı. 9 Ağustos 1847: İlk telgraf alma-çekme işleminin başarıyla gerçekleştirilmesi üzerine ilk telgraf hattının İstanbul-Edirne arasında döşenmesine başlandı...

Telefon İP Santrali

Telefon santrallari aynı ağ üzerindeki telefonların birbirleriyle sabit telefon şebekesine çıkmadan haberleşmelerini sağlar. Yani santral sayesinde yerel bir telefon ağı kurularak telefonlar arasında ücretsiz görüşme yapılabilirken sabit telefon şebekesi üzerinden...

    Yusuf Gökçe

    'Yusuf GÖKÇE Blog' Teknoloji'nin her dalından hayatımızı kolaylaştıran buluşların kısa ve öz teknik bilgileri bu portalda olacak...

    Aktüel Haberler

    Bizden Makaleler

    16 Ekim 2024
    05 Ağustos 2024
    05 Ağustos 2024
    © 2024 Yusuf Gökçe. Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Otomasyon, Telekominikasyon...

    Arama